Yeni nesil Audi Q3, Birleşik Devletler pazarına henüz duyurulmamış olsa da, Almanya'da çevrimiçi yapılandırma aracı (konfigüratör) üzerinden baz modeliyle sanal olarak inşa edilebiliyor. Audi'nin Almanya'daki bu aracı etkinleştirmesiyle ortaya çıkan başlangıç seviyesi Q3, birkaç gün önce yayınlanan basın görsellerine kıyasla çok daha sade bir görünüme sahip. Bu durum, otomobil üreticilerinin yeni bir modeli tanıtırken genellikle en pahalı ve donanımlı versiyonu sergileme eğiliminde olmaları göz önüne alındığında anlaşılabilir bir durum.
S Line donanımları ve diğer tüm ekstralar çıkarıldığında, bu 2026 model Audi Q3'ün sıfır seçenekli versiyonu çok daha az çekici görünüyor. Seçenek listesindeki hiçbir kutucuğu işaretlemeden dahi Alman alıcılar 44.600 € (yaklaşık 52.000 $) gibi yüksek bir meblağ ödemek zorunda kalıyor. Bu, giriş seviyesi bir konfigürasyon için oldukça yüksek bir miktar; ancak bu fiyatın %19'unun Katma Değer Vergisi (KDV) olduğunu unutmamak gerekir.
Peki, sıfır seçenekli bir Q3'te neler elde ediyorsunuz? "Ücretsiz" olarak sunulan tek boya rengi Arkona Beyazı. Daha basit görünümlü 17 inç jantlar ve 235/60 lastiklerle yetinmek durumundasınız, ta ki 20 inçe kadar alaşım jantlara yükseltmeye istekli olana kadar. Standart farlar dahi tam LED olsa da, oldukça sıradan görünüyorlar. Resmi görsellerde gördüğümüz 23 segmentli dama tahtası motifine sahip matris farlar yerine, daha basit dikdörtgenlerden oluşan bir tasarım kullanılmış.
Arka kısımda ise baz Q3, OLED teknolojisini ve geniş ışık şeridini atlayan basit stop lambalarına sahip; dört halkalı Audi logosu da ışıklı değil. Üst donanım seviyelerinde arka tamponda bulunan petek deseni de yok olmuş, yerini büyük bir plastik alana bırakmış. En azından sahte egzoz uçları bulunmuyor, çünkü Audi, sahte egzoz uçlarına yönelik yaygın eleştirileri kabul ederek gelecekte gerçek olanları kullanma sözü vermişti. Ancak yeni Q3'te egzoz ucu tamponun altına gizlenmiş, gerçi gelecekteki SQ3 ve RS Q3 gibi daha sportif versiyonların egzoz uçlarını sergileyeceğini tahmin edebiliriz.
Beklendiği üzere, iç mekan da gümüş ve metalik detaylar olmadan oldukça sönük görünüyor. Baz Q3, ambiyans aydınlatmasını ve düz tabanlı direksiyon simidini kaybediyor. Audi koltukları kumaşla kaplamış, ancak en temel konfigürasyonda bile 40:20:40 oranında katlanabilen arka koltukları korumuş olması bir artı.
Bir diğer olumlu nokta ise gösterge panelinin normal bir görünüme sahip olması. Ingolstadt'tan çıkan diğer yeni baz modellerde yolcu ekranının atlandığı durumların aksine, yeni A5 ve A6 gibi araçlar aynı gösterge panelini kullanıyor olsa da isteğe bağlı ekran seçilmediğinde yolcu tarafında boş bir plastik parça uzanarak size eksik özelliği sürekli hatırlatıyor. Q3'te böyle bir durum söz konusu değil.
Ekranlardan bahsetmişken, Audi tüm Q3 versiyonlarında aynı 11.9 inç dijital gösterge paneli ve 12.8 inç bilgi-eğlence sistemi kullanıyor, bu sayede daha küçük ekranlarla yetinmek zorunda kalmıyorsunuz. Ancak, çerçeveler 2025 model bir araç için beklediğimizden çok daha kalın. Ne yazık ki, baz Q3'te bile direksiyon simidinde dokunmatik hassasiyetli tuşlar bulunuyor.
Q3, hem ön cam sileceği hem de sinyal kontrollerini tek bir koldan yöneten, sol tarafta yeni geliştirilmiş birleşik bir kumanda kolu getiriyor. Bu yeniden düzenlenmiş yerleşim, adaptif hız sabitleyici için ayrı bir kolun üzerinde konumlandırılmış, sağ tarafta vites seçici için alan açıyor ve orta konsolda bardak tutucular ile kablosuz akıllı telefon şarj tepsisi gibi özellikler için yer bırakıyor.
Amerika pazarına yönelik Q3'ün, Alman muadilinin aksine bu kadar "içi boşaltılmış" olmayacağını tahmin ediyoruz, zira lüks markalar genellikle Amerika'da daha iyi donanımlı versiyonları satmayı tercih ediyor.
Sonuç olarak, yeni Audi Q3'ün baz modeli, markanın alıştığımız premium algısının ve tanıtım görsellerindeki ihtişamın gerisinde kalıyor. Fonksiyonel ve teknolojik açıdan yeterli olsa da, özellikle iç ve dış tasarımdaki sadeleşme ile yüksek fiyat etiketi birleştiğinde, "lüks" rozetine ne kadar yakıştığı sorusunu akıllara getiriyor. Tüketiciler, Audi deneyiminin tamamını yaşamak için ek donanım paketlerine yatırım yapmak durumunda kalacak gibi görünüyor.