Renault bünyesindeki Rumen otomobil üreticisi Dacia, Avrupa'nın ilk gerçek anlamda uygun fiyatlı elektrikli otomobili Spring'in ardından, şimdi de sadelik ve akıllı tasarımın sınırlarını zorlayan Dacia Hipster Konsepti ile sahneye çıkıyor. Bu konsept, bir otomobilde neyin gerçekten gerekli olduğunu sorgulayan radikal bir yaklaşım sunuyor.
Hipster Konsepti, her şeyden önce boyutlarıyla şaşırtıyor. Sadece 3 metre uzunluğunda, 1.53 metre yüksekliğinde ve 1.55 metre genişliğinde olan bu minik araç, bir Fiat 500e ile neredeyse aynı yüksekliğe sahip olmasına rağmen ondan tam 63 santimetre daha kısa ve 13 santimetre daha dar. Bu kompakt boyutlarına rağmen Dacia, akıllı paketleme ve gereksiz tüm unsurların ortadan kaldırılması sayesinde iki kapılı Hipster'ın içinde dört yetişkin için yeterli alan sunduğunu iddia ediyor.
Gereksiz Her Şeyden Arındırılmış Bir Tasarım
"Az, çoktur" felsefesini benimseyen Hipster'da hiçbir fazlalığa yer yok. Araçta bir bilgi-eğlence ekranı veya hoparlör bulunmuyor; sürücünün kendi akıllı telefonu ve Bluetooth hoparlörü bu işlevi görüyor. Maliyetleri düşürmek adına gövdenin sadece üç parçası (ön kısım ve yan kapı girişleri) boyanmış. Geleneksel kapı kolları yerini tekstil kayışlara bırakmış. İç mekanda ise file kumaşla kaplı kağıt inceliğindeki koltuklar minimum yer kaplıyor.
Bu minimalist yaklaşım, pratiklikten ödün vermiyor. 2.4 metreküplük küçük bagaj hacmi, arka koltuklar katlandığında 17.6 metreküpe (500 litre) kadar genişleyebiliyor. Akıllıca bir dokunuş olarak, arka koltuk başlıkları koltuk sırtlığına değil, C sütunlarından dönerek açılıyor ve bu sayede koltukların tamamen düz katlanmasına olanak tanıyor. Arkada bir çocuk koltuğu için Isofix bağlantı noktaları da unutulmamış.
Hafiflik ve Verimlilik Ön Planda
Tüm bu sadelik, aracın son derece hafif olmasını sağlıyor. Dacia, Hipster Konsepti'nin 984 kilogramlık Spring modelinden %20 daha hafif olduğunu belirtiyor. Bu, hem üretim için daha az enerji harcanması hem de aracın hareket etmek için daha az enerjiye ihtiyaç duyması anlamına geliyor. Sonuç olarak, daha küçük ve daha ucuz bir batarya ile kullanıcıların günlük ihtiyaçları karşılanabiliyor.
Dacia, Fransa'daki sürücülerin %94'ünün günde 40 kilometreden daha az yol kat ettiğini vurgulayarak, konseptin menzil rekorları kırmayacağının sinyalini veriyor. Bu radikal ve yenilikçi konseptin gelecekte bir üretim modeline dönüşmesi bekleniyor. Yollara çıktığında tam olarak bu şekilde görünmese de Hipster, Dacia'nın uygun fiyatlı elektrikli mobilite konusundaki ciddiyetini ve vizyonunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu felsefenin, Twingo EV ile aynı platformu paylaşması beklenen yeni nesil Spring modeline de ilham vermesi muhtemel.
Dacia Hipster gibi "az çoktur" felsefesini benimseyen araçlar, sadeliğin ne kadar çekici olabileceğini kanıtlıyor. Bu minimalist tasarımda öne çıkan boyasız dış trimler ve yalın iç mekan plastikleri, doğru bakımla ilk günkü gibi yeni kalabilir. Aracınızın hem iç hem de dış plastik aksamlarını tek ürünle koruyup canlandırmak ve o mat, fabrika çıkışı görünümünü uzun süre muhafaza etmek için ideal çözüm olan Torpido parlatıcı ürünümüze göz atın.